Prof. Dr. Celal Şengör, Webtekno’ya verdiği röportajda Türkiye’nin bilimsel altyapısından Ay yolculuğuna kadar pek çok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu. İstanbul depremi hazırlıklarından yapay zekanın jeolojiye katkılarına uzanan söyleşide Şengör’ün görüşleri dikkat çekti.
Beklenen İstanbul depremine ilişkin soruya Şengör, Türkiye’deki teknolojik yetersizliklere dikkat çekerek yanıt verdi: “Ülkemizde depremle ilgili teknolojik çalışmalar yeterli düzeyde değil. Kandilli Rasathanesi halen klasik sismoloji yöntemleri kullanıyor. MTA’nın kendi cihazları var ancak AFAD’ın bu konuda ne yaptığını bilmiyorum. İTÜ Jeofizik bölümü ise daha çok Kandilli ile işbirliği içinde çalışıyor.”
Yapay zekanın jeolojiye katkıları konusunda ise Şengör şu değerlendirmeyi yaptı: “Jeoloji son derece karmaşık bir bilim dalı. İnsan zekası tüm bu detaylarla başa çıkmakta zorlanıyor. Yapay zeka, jeolojik harita yorumlamadan jeokimyaya, jeofizik analizlerinden hesaplamalara kadar pek çok alanda büyük katkı sağlıyor.”
Savaşların teknolojik gelişmelere etkisi hakkında konuşan Şengör, özellikle İkinci Dünya Savaşı’nın uzay çalışmalarına olan katkısını vurguladı: “Almanların V-2 roketleri olmasaydı belki de Ay’a gidemeyecektik. Wernher von Braun ve ekibinin Amerika’ya transferi, ABD’nin uzay programının temelini oluşturdu. Saturn V roketini de von Braun tasarladı. Yani aslında Ay’a Amerikalılar değil, Alman teknolojisi gitti diyebiliriz.”
Günümüz savaş teknolojilerine değinen Şengör, drone’ların ve yapay zekanın önemine dikkat çekti: “Artık ülkeler asker kaybetmek istemiyor. Drone teknolojisi bu nedenle büyük önem kazandı. Özellikle havadan operasyon yapabilen drone’lar etkili oluyor. Yapay zeka ise savaş teknolojilerinde giderek daha fazla yer ediniyor.”
Türkiye’nin bilimsel gelişmişlik düzeyine ilişkin sert eleştirilerde bulunan Şengör, “Türkiye maalesef bilim ve teknoloji alanında çok geride. Atatürk’ün mirasını koruyamadık. Eğer o daha uzun yaşasaydı, bugün çok daha farklı bir konumda olabilirdik” ifadelerini kullandı.